top of page

Karın duvarı, karın içi organları bir zarf gibi saran ve vücudumuza ÅŸeklini veren kuvvetli bir kas ve baÄŸ dokusu yapısıdır. Bu zarfın bazı potansiyel zayıf noktaları bulunur. Karın içi organların (özellikle yaÄŸ dokusu ve bağırsaklar) bu zayıf noktalardan karın duvarını geçerek deri altında ÅŸiÅŸkinlik oluÅŸturmasına adı verilir. Fıtık aynı zamanda olarak da adlandırılır. Karın duvarı fıtıkları Genel Cerrahi uzmanları tarafından ameliyatla tedavi edilir.

Halk arasında bel fıtığı ya da boyun fıtığı olarak adlandırılan durumlar Beyin ve Sinir Cerrahisi uzmanlarının alanına girer. Bu durumlarda, omur kemikleri arasındaki disk ÅŸeklindeki yapılar, omurga çevresindeki zarı yırtarak dışarı çıkar ve omurilik ya da sinirlere baskı yaparlar. İsimleri nedeni ile çok karıştırılan bel/boyun fıtıkları ile karın duvarı fıtıkları vücudun farklıbölgelerinde ve farklı mekanizmalarla oluÅŸtukları gibi, tedavileri/tedavi eden doktorlar ayrıdır.

​

Karın duvarı fıtıklarının hangi türleri vardır?

​

Karın duvarında gerek doğuştan gelen, gerekse de sonradan oluşabilecek bazı potansiyel zayıf noktalar vardır. Doğuştan gelen noktalar:

​

  1. Erkeklerde anne karnında iken karın içinde yer alan testislerin skrotum içindeki normal yerlerine gelirken karın duvarından geçtiÄŸi her iki kasık bölgesi. Kasıklar kadında da zayıftır. Bu bölgelerde kasık kanalı bulunur ve erkeklerde testislere giden damarlar ile meni kanalını, kadınlarda ise rahmin bazı asıcı baÄŸlarını içerir.

  2. Anne karnında iken bebeÄŸin anneden beslenmesini saÄŸlayan damarların bebeÄŸin vücuduna girdiÄŸi yer olan göbek. BebeÄŸin göbek bağı düÅŸtükten sonra bu bölgede göbeÄŸin alışılageldik görüntüsünü oluÅŸturan sert bir nedbe dokusu oluÅŸur, ancak bölgenin potansiyel zayıflığı devam eder ve bazı insanlarda hayatlarının ilerleyen zamanlarında bu bölgede karın duvarında bir açıklık oluÅŸabilir. Bebeklerde bu açıklık büyük oranda ilk dört yaÅŸ içinde kendiliÄŸinden kapanır. EÄŸer kapanmaz ya da daha ileri bir yaÅŸta/eriÅŸkin hayatta oluÅŸursa ameliyatla tedavi edilmesi gerekir.     

  3. Göbek seviyesi üzerinde orta hatta her iki tarafta yerleÅŸmiÅŸ kasların kılıflarının birleÅŸtiÄŸi çizgi, epigastrik bölge. Her iki kas kılıflarının birleÅŸtiÄŸi çizgi zaman zaman olması gerekenden esnek olabilir, bu durum fıtık benzeri bir görünüme ya da bazen karın duvarında bir açıklığa yol açabilir.

  4. Karın duvarı katları içinde tabaka tabaka yere alan kasların kesiÅŸme noktalarında yer alan olası zayıf noktalar, Spiegel fıtığı gibi özel isimli ya da lomber fıtık gibi fıtıklara neden olabilirler.

 

Sonradan oluÅŸabilecek zayıf noktalar ise karın duvarında ameliyatlar nedeni ile oluÅŸan kesi yerleridir. Ameliyatlar sırasında cilt ile birlikte karın duvarında da kesi yapılır ve ameliyat bittikten sonra bu kesiler kapatılır. İyileÅŸme sürecinde bu kesiler potansiyel zayıf noktalar olup fıtık oluÅŸması açısından risklidir. Ameliyat sonrası süreçte yaÅŸanacak olumsuzluklar bu riski arttırırlar.

Fıtıkların oluÅŸabilmesi için karın duvarının zorlanması gerekir. Karın içi basıncı arttıran durumlar bu zorlamayı oluÅŸturur. Haddinden fazla ve uzun süreli ağır yük taşıma, sürekli ıkınmayı gerektiren kabızlık , uzamış öksürük gibi durumlar karın içi basıncını arttırırlar. Bunun yanında ameliyat sonralarında karın içinde çıkabilecek sorunlar yara iyileÅŸmesini olumsuz etkileyeceÄŸinden fıtığa zemin hazırlarlar.   

​

Karın duvarı fıtıkları neden tedavi edilmelidir?

​

Fıtığın kiÅŸisel hayatına getirdiÄŸi bir çok zorluk vardır. Belirtileri çeÅŸitlilik gösterir. Küçük fıtıklar aÄŸrı ile kendinini gösterirken, fıtık büyüdükçe deri altında bir ÅŸiÅŸliÄŸe sebep olduÄŸundan fiziksel görünümde bozukluk ve günlük hareketlerde kısıtlamaya neden olur. Bu durum kiÅŸinin toplum içinde rahat hareket etmesini engeller ve özgüvenini zedeler. Fıtık tedavi edilmediÄŸi sürece büyüyen ve ilerleyici bir hastalık olduÄŸundan dolayı saptandıktan sonra mümkün olan en kısa zamanda tedavi edilmelidir.

 

Hastaların ÅŸikayetlerinin giderilmesinin yanında tıbbi olarak daha ciddi sorunlardan kaçınmak için de karın duvarı fıtıkları tedavi edilmelidir. Daha önce de ifade edildiÄŸi gibi, karın duvarı fıtıkları karın duvarındaki açıklıklardan karın içi organların geçerek deri altınfa bir ÅŸiÅŸlik oluÅŸturması ile oluÅŸur. ÇoÄŸu zaman organlar sürekli olarak bu açıklıklardan girer ve çıkarlar. Zaman zaman karın içi basıncın çok yükselmesi nedeni ile çok fazla hacimde organ karın duvarında geçerek deriltına yerleÅŸir, ancak hacmin büyüklüÄŸü nedeni ile karın içine geri dönemez. Bu duruma fıtığın sıkışması adı verilir ve bağırsak tıkanıklığına yol açabilir. EÄŸer bu süreç uzarsa, organları besleyen kan damarları baskı altında kalır ve çürümeye neden olabilir ki bu duruma da fıtığın boÄŸulması denir. Her iki durum da acil koÅŸullarda ameliyatla tedavi edilmelidir. Acil koÅŸullarda ameliyat hem hasta hem de hekim için öngörülemeyecek riskler içerebileceÄŸinden, fıtık saptandığında en kısa zamanda ideal koÅŸullar saÄŸlanarak cerrahi tedais yapılmalıdır. Bu, hem hasta hem de hekim için çok daha konforludur.

​

Karın duvarı fıtıklarının cerrahi dışında bir tedavi seçeneÄŸi var mıdır?

​

Karın duvarı fıtıklarında tedavide ilke, temel olarak bir duvardaki bir deliÄŸin tamir edilmesi ile aynıdır. Bu nedenle, mekanik bir sorunun mekanik bir çözümünün olması gerketiÄŸi açıktır. Günümüz koÅŸullarında karın duvarındaki açıklıkları yeni ve saÄŸlam dokular oluÅŸturarak kapatacak ilaç ya da yöntemler (egzeriz vb.) yoktur. Daha iyisi geliÅŸtirlinceye kadar karın duvarı fıtıklarının tedavisinde cerrahi tek seçenek olarak yer alacaktır. Kasık bağı vb. gibi yöntemler sorunu çözmez, sadece geçici bir rahatlana saÄŸlayabilir.  

​

Cerrahi tedavide hangi seçenekler mevcuttur?

​

Tedavide temel ilke karın duvarındaki bir açıklığı bir yama ile gerginliksiz onarmaktır. Bu yama vücudun kendi dokularından oluÅŸturulabileceÄŸi gibi, sentetik bazı maddeler de kullanılabilir. Yeni teknoloji malzemelerin geliÅŸtirilmesi ile günümüzde sentetik maddelerin kullanımı çok yaygınlaÅŸmıştır. Sentetik yamalar, gerginliksiz onarım için avantajlıdırlar. Yama vücuda yerleÅŸtirildiÄŸinde, vücut tarafından yabancı cisim olarak algılanır ve çevresinde sert bir doku oluÅŸur. Bu sert doku, fıtık bölgesindeki deliÄŸin saÄŸlam ve dayanıklı bir ÅŸekilde kapatılmasını saÄŸlar.  

Fıtık ameliyatları açık ya da kapalı (laparoskopik) yöntemlerle yapılabilir.     

​

Açık ve laparoskopik cerrahi seçeneklerinin avantaj ve dezavantajları nelerdir, hangi hastaya hangi yöntem uygulanmalıdır?

​

Her iki yöntem arasında baÅŸarı açısından fark yoktur ancak laparoskopik ameliyatlarda yapılan kesiler daha küçük olduÄŸu için ameliyat sonrası aÄŸrı önemli oranda daha azdır. Açık ameliyatlar ile hem hastanın kendi dokusu ile onarım hem de sentetik yama kullanılabilirken, laparoskopik ameliyatlarda sentetik yama kullanma zorunluluÄŸu vardır. Günümüzde fıtığın kabul görmüÅŸ ideal tedavisinin sentetik yamalarla onarım olduÄŸu düÅŸünüldüÄŸünde, bu durum açık ameliyatın bir avantajı olarak görülmemelidir. Özellikle ameliyat fıtıklarında, fıtığın büyüklüÄŸü ile doÄŸru orantılı olarak büyük kesiler yapılması gerekebilir. Bu gibi durumlarda çok küçük kesilerden sorunun halledilmesini saÄŸlayan laparoskopik yöntemler hem hasta hem de hekim açısından önemli rahatlık saÄŸlar. Büyük fıtıklarda laparoskopik yöntem hastanede kalış süresini kısaltır. Ameliyat sonrası dönemde hastaya saÄŸladığı konfor nedeni ile tüm fıtık çeÅŸitlerinde laparoskopik yöntem ilk seçenek olarak hastaya sunulmaktadır.

​

Karın duvarı fıtıklarının tedavisinde, ameliyat sonrası hastayı nasıl bir süreç beklemektedir?

​

Fıtık ameliyatlarının büyük bir çoÄŸunluÄŸunda (bir sorun çıkmadığı varsayıldığında) hastanede kalış süresi kısadır. Kasık fıtıklarında, çok büyük olmayan göbek fıtıklarında hastanede kalış süresi bir gecedir. Ameliyat yeri fıtıklarında ise fıtığın büyüklüÄŸüne göre bu süreye nadiren de olsa bir haftaya kadar uzayabilir. Laparoskopik yöntemin uygulanması hastanede kalıiÅŸ süresini kısaltacaktır. Hasta evine döndükten sonra, ameliyatının yedinci gününde kontrol muayenesi için hastaneye davet edilir ve büyük oranda hastanın bu durumla ilgili tekrar kontrole gelmesine gerek olmaz, yalnızca herhangi bir ÅŸikayet varlığında doktora baÅŸvurulur.

​

Karın duvarında onarım yapıldığından ameliyat bölgesi baÅŸlangıçta zayıf olacaktır, bu nedenle buradaki yara iyileÅŸmesi süreci belli bir aÅŸamaya gelene kadar ağır egzersiz ve zorlamadan kaçınılması gerekir. Hastalar ameliyattan 48 saat sonra gündelik hayatlarına dönebilirler. Hastanın iÅŸinin ağırlığı ve aÄŸrı durumuna göre 3 ila 7 gün arasında istirahat kullanması gerekir. Büyük bir çoÄŸunluk 4-5 gün içinde (ağır fiziksel aktivite gerektirmeyen) iÅŸine geri dönebilir. Aktif spor yapmayanlar için altı ay 5 kg’dan ağır kaldırmak ya da ağır sporlar önerilmez. Aktif sporcular 6 haftadan sonra rutin antrenmanlara baÅŸlayabilirler.

​

Bu tür ameliyatlardan sonra ne gibi sorunlar çıkabilir?

​

Ameliyat sırasında ya da sonrası erken dönemde ortaya çıkabilecek sorunlardan en önemlisi ameliyat bölgesindeki kanamalardır. Kanamanın kontrol alınmasında nadiren ikinci ameliyatlar gerekebilir.  Ameliyat sırasında özellikle kasık fıtıklarında erkeklerde meni kanalına, testis damarlarına ve sinirlere çok yakın çalışıldığı için bu dokularda yaralanma olabilir. Bu durum infertiliteye neden olabilir, bu nedenle çok dikkatli çalışılmalıdır.

İyi uygulanmış bir fıtık ameliyatondan sonra, eÄŸer hasta ile ilgili risk faktörleri çok fazla deÄŸilse, nüks oranı oldukça azdır. Fıtık ameliyatlarından sonra çözümü için en çok uÄŸraşılan konu aÄŸrıdır. Uzamış aÄŸrı çoÄŸu zaman zaman içinde ortadan kalkar, ancak bazı durumlarnda, aÄŸrılı bölgeye ilaç injeksiyonu, yeniden cerrahi gibi tedavi seçenekleri gündeme gelebilir. Ameliyat fıtıklarından sonra fıtığın tekrarlamaması için hastanın kilo almaması çok önemlidir.  

Untitled

Dr. Görkem Özgen

Genel Cerrahi Uzmanı

+90 212 8070299

+90 539 6781842

Fulya Doktorlar Merkezi Fulya Mah. YeÅŸilçimen Sok. Polat Towerside No. 12/407 34394 ÅžiÅŸli-İstanbul/Türkiye

©2017 by Dr. Görkem Özgen. Proudly created with Wix.com

  • generic-social-link
bottom of page