top of page

DR. GÖRKEM ÖZGEN

Medical Attention You Can Rely On

Safra kesesi karın boÅŸluÄŸunun saÄŸ üst bölgesinde, karaciÄŸerin alt yüzeyine yapışık olarak yerleÅŸmiÅŸ istirahatte yaklaşık 30-40 ml hacminde, içinde safra sıvısı barındıran bir organdır. Safra sıvısı, karaciÄŸerden salgılanır ve yaÄŸların sindirimini saÄŸlayan safra asitlerini barındırır. Her ne kadar içinde safra sıvısı bulunsa da, safra kesesi safra üretmez, sadece safrayı depolamak, konsantre etmek (yoÄŸunlaÅŸtırmak) ve ihtiyaç halinde bağırsaÄŸa akmasını saÄŸlamakla görevlidir.

​

Safra kesesi karaciÄŸer boyunca bir aÄŸ gibi yayılmış olan ve karaciÄŸer damarları ile yan yana seyreden safra yolları aÄŸacına baÄŸlanır ve bu aÄŸacın bir parçasıdır (Resim 1). KaraciÄŸerin derinliklerinden küçük kanalcıklar olarak baÅŸlayan safra yolları birleÅŸerek daha büyük safra yollarını oluÅŸturur, en son karaciÄŸerin saÄŸ ve sol parçalarına ait safra yollarının bir araya gelmesi ile ana safra kanalı meydana gelir. Ana safra kanalı oluÅŸtuktan yaklaşık 3 cm sonra, safra kesesi ince bir kanal vasıtası ile ana safra kanalına katılır ve bu noktadan sonra ana safra kanalı koledok kanalı adını alır. Koledok kanalı oniki parmak bağırsağına kadar ilerler ve bağırsaÄŸa boÅŸaldığı noktada pankreas kanalı ile birleÅŸerek içeriÄŸini bağırsaÄŸa boÅŸaltır. Pankreas, mide arkasında yere alan ve protein ve yaÄŸ sindiriminde gerekli maddeleri bağırsak içine salgılayan bir organdır (Resim 2).

​

Safra kesesinin hastalıkları sıkça karşımıza çıkar ve en sık olanı safra kesesinin içerisinde taÅŸ geliÅŸmesidir. Hangi insanlarda safra kesesinde taÅŸ geliÅŸebileceÄŸini öngörmek ve buna göre önlem almak mümkün deÄŸildir. İki istisna olarak, hematolojik bazı rahatsızlıkları (Kan hastalıkları, örneÄŸin orak hücreli anemi) olan genç insanlarda, alışılmışın dışında genç yaÅŸlarda safra kesesinde taÅŸlar görülebilir. Bunun yanında obez hastalarda fazla miktarda kilo verilmesi sonrası safra kesesinde taÅŸ geliÅŸme olasılığı yüksek olduÄŸundan bu hastalara bunu engelleyici tedaviler verilmektedir. Ancak bu obez olmayanlarda safra kesesinde taÅŸ oluÅŸmayacağı anlamına gelmez, baÅŸka hiçbir sorunu olmayan insanlarda da safra kesesinde taÅŸ geliÅŸebilir. Safra kesesinde oluÅŸan taÅŸlar farklı mekanizmalar ile oluÅŸabilir (kolesterol taÅŸları, kalsiyum taÅŸları vb.), ancak bu durum tedavide herhangi bir deÄŸiÅŸikliÄŸe yol açmayacağından pratik bir önemi yoktur.

​

Safra kesesindeki sorunların saptanmasında hastanın ÅŸikayetleri önemli rol oynar. Özellikle karnın saÄŸ üst bölgesindeki aÄŸrılar bu açıdan yol göstemekle beraber, zaman zaman bir çok baÅŸka rahatsızlıkla da karıştırılmaya uygun müphem ÅŸikayetler (Karın üst bölgesinde yeri tam belirlenemeyen aÄŸrılar, hazımsızlık, bulantı vb.) de görülebilir. Bu müphem ÅŸikayetler mide ya da oniki parmak bağırsağı ülseri, reflü, gastrit gibi durumlarda da görülebilir. Hasta helime baÅŸvurduÄŸunda, bu nedenle yapılacak bir ultrasonografi tetkik ile , eÄŸer varsa, safra kesesindeki sorunlar kolaylıkla saptanabilir. Zaman zaman farklı nedenlerle yapılmış kan tetkiklerinde safra kesesi ile ilgili bir sorundan ÅŸüphelenilebilir ya da tamamen kontrol amaçlı yapılan tarama testlerinde safra kesesinde taÅŸ vb. hastalıklar saptanabilir.

 

Safra kesesinde taÅŸ saptandığı zaman bu durum hastaya mutlaka ameliyat önerileceÄŸi anlamına gelmez. Ameliyat gerekliliÄŸinin oluÅŸması için bazı ÅŸartların oluÅŸması gereklidir:

  1. EÄŸer safra kesesinde mevcut olan taÅŸ hastada herhangi bir belirtiye neden olarak oradaki varlığını hissettiriyorsa, safra kesesi artık görevini yapmıyordur ve sorun çıkarmaya aday bir organ olarak deÄŸerlendirilir. Bu durumun tedavisi safa kesesinin çıkarılmasıdır. Özetle, belirti veren safra kesesi ameliyatla çıkarılır.     

  2. Asıl sorun, belirti vermeyen ve rastlantı eseri saptanmış taÅŸ ya da polip varlığında ne yapılacağıdır. Burada cerrahi dünyasında da tam bir görüÅŸ birliÄŸi olmamasına raÄŸmen bazı eÄŸilimler vardır. Bizim karar veririken dayanak aldığımız kriterler:

    1. Safra kesesindeki taşın 2 cm’den büyük olması ya da safra kesesinin tamamını dolduran milimetrik (çok küçük) taÅŸların varlığı,

    2. Hastada ÅŸeker hastalığı olması. Åžeker hastalığı varlığında, safra kesesinde oluÅŸabilecek iltihabi durumların belirti ve bulguları ÅŸeker hastalığı sebebi ile maskelenebilir, bu nedenle hastayı riske atmamak için ameliyat planlanır. 

 

Safra kesesi taÅŸları için ameliyat gerekliliÄŸi oluÅŸtuÄŸu zaman, safra kesesini ameliyat ile çıkarmamızın nedeni oluÅŸabilecek dört kötü senaryodur:

​​

  1. Safra kesesi, bir torba gibi geniÅŸ ve aynı zamanda geniÅŸleyebilen bir organdır. KaraciÄŸerde üretilen safra, karaciÄŸer yüzeyinden safra kesesine uzanan çok minik kanalcıklarla (Luschka kanalları) safra kesesinin içini doldurur. Kese, bu içeriÄŸini kendi hacmine göre çok dar (1,5 – 2 mm) bir kanaldan (sistik kanal) ana safra kanalına akıtır ve boÅŸalmak için baÅŸka bir seçeneÄŸi de yoktur. Safra kesesinde oluÅŸmuÅŸ olan taÅŸlar, bir vesileyle bu küçük kanalın safra kesesi ile birleÅŸtiÄŸi noktada çıkışı tıkarsa, safra kesesinin içeriÄŸi boÅŸalamaz. İlk aÅŸamada safra kesesi duvarını belirli aralıklarla kasarak içeriÄŸini boÅŸaltmak isteyecektir. Bu kasılmalar hastaya zaman zaman ÅŸiddetlenip sonrasında geçen kramp tarzı aÄŸrılar olarak yansır ve bu duruma biliyer kolik adı verilir. EÄŸer çıkışı tıkamış olan taÅŸ bir ÅŸekilde (vücut hareketi vb.) yerinden oynar ve geçiÅŸ yolu açılırsa safra kesesi boÅŸalır ve sorun ortadan kalkar. Çok büyük oranda olayların geliÅŸimi bu ÅŸekilde olur. Hastalar yukarıda tarif edilen tarzda bir aÄŸrı ile hastaneye baÅŸvurur, sonrasında hastanede verilen destek tedavisi (serum vb.) ile ÅŸikayetleri geçer. Bu aÅŸamada çok büyük bir ihtimalle ultrasonografik inceleme de yapılır ve safra kesesindeki taÅŸ saptanır. Safra kesesindeki taÅŸ böyle bir ÅŸikayet sonrasında bir kez saptandıktan sonra onun gerilemesi beklenmez ve ameliyat gerekliliÄŸi oluÅŸmuÅŸ demektir. Biliyer kolik, safra kesesi taşı nedeni ile geliÅŸebilecek sorunlar içinde en iyi senaryodur. Ameliyat gerekliliÄŸi oluÅŸmuÅŸtur ancak acil ameliyat gerekli deÄŸildir, hasta ÅŸikayetleri geçtikten sonra kendi koÅŸullarını da ayarlayıp en uygun zamana ameliyatını  -çok geciktirmemek ÅŸartı ile- planlayabilir.

  2. Yukarıda tarif edilen biliyer kolik senaryosunda, çıkışı tıkayan taÅŸ bir süre sonra yerienden oynayarak çıkışı açar ve hasta rahatlar. Bunun olmadığı durumlarda, süreç uzar, hastanın ÅŸikayeti geçmez ve safra kesesinde safranın boÅŸalamamasına baÄŸlı birtakım deÄŸiÅŸiklikler oluÅŸmaya baÅŸlar. Safra normal ÅŸartlarda akışkan iken herhangi bir bakteri içermemesine raÄŸmen, boÅŸalamayıp durgun hale geldiÄŸinde bakterile ile iltihaplanmaya meyillidir. EÄŸer tıkanıklık uzarsa, bu iltihaplanma oluÅŸur ve bu safra kesesini de etkiler. Tıpkı iltihaplanan diÄŸer organlarda olduÄŸu gibi duvarı ÅŸiÅŸer ve etrafında sıvı birikir. Bu suruma safra kesesi iltihabı (akut kolesistit) adı verilir. İltihap geliÅŸtikten sonra bunu geri çevirmek çok zordur. Bakteri varlığından dolayı hastanede antibiyotik tedavisi gerekir ancak yeterli deÄŸildir. Safra kesesi iltihabın kaynağı olduÄŸundan dolayı ortadan kaldırılması, yani ameliyatla çıkarılması gerekir. Bu ameliyatın tercihen safra kesesi iltihabı saptanır saptanmaz yapılması gerekmektedir. EÄŸer ertelenirse, cerrahinin güvenliÄŸi açısından 4-6 haftalık bir süre sonrası ameliyat yapılabilir ki bu durum hem ameliyatı teknik olarak daha zor hale getirir, hem de bu 4-6 haftalık sürede geliÅŸebilecek baÅŸka sorunların riski gereksiz yere alınmış olur.      

  3. Safra kesesinde oluÅŸabilecek taÅŸların safra kesesinde neden olabileceÄŸi sorunlar ilk iki maddede tanımlandı. Bazen safra kesesinde oluÅŸan taÅŸlar safra kesesinde kalmayıp yer deÄŸiÅŸtirerek koledok kanalına geçerler. Bu durum karaciÄŸerden üretilerek bağırsaÄŸa akan safranın geçiÅŸ yolunu tıkar ve sarılığa (tıkanma sarılığı) neden olur. Bu tip sarılık mikrobik (Hepatit virüsleri) ve bulaşıcı bir sarılık deÄŸildir ancak safra sıvısının akışında yavaÅŸlamaya ve bu nedenle safra yolu iltihabına sebep olacağından düzeltilmesi gerekir. Safra yolu iltihabına kolanjit adı verilir ve tedavi edilmezse genel vücut infeksiyonu (sepsis), hastanın yoÄŸun bakıma alınması ve hatta kaybedilmesi gibi çok ciddi sonuçlar doÄŸurabilir. Bu ÅŸekilde tıkanma sarılığı meydana geldiÄŸi zaman safra kesesi çıkarılmadan önce safra yollarının taÅŸtan temizlenmesi gerekir.    

  4. Midenin arkasında, oniki parmak bağırsağına çok yakın komÅŸulukta pankreas adlı organ bulunur. Pankreas içerdiÄŸi salgı kanalı vasıtası ile protein ve yaÄŸ sindiriminde rol alan maddelerin bağırsaÄŸa salgılanmasını saÄŸlar. Bu maddeler proteinlerin parçalanmasında görev aldığı için, bağırsağın içi dışında tüm dokular için zararlıdır. Pankreas kanalı, oniki parmak bağırsağına çok yakın bir noktada koledok kanalı ile birleÅŸerek bağırsaÄŸa açılır. Safra kesesinden safra yoluna düÅŸmüÅŸ olan taÅŸ bu seviyeye kadar inerse safra kanalı ile birlikte pankreas kanalını da tıkar. Pankreas kanalında oluÅŸacak bir tıkanıklık pankreas enzimlerinin bağırsaÄŸa boÅŸalmasına engel olur ve bu enzimler pankreas içinde hapsolacağından pankreasın kendi dokusunu harap etmeye baÅŸlarlar. Bu duruma pankreas iltihabı (pankreatit) denir ve çok ciddi bir hastalıktır. Zaman zaman hayatı tehdit edecek kadar ciddi bir durum oluÅŸturabilir ve tedavisi genelde uzun süreli hastane yatışını gerektirir.   

Untitled

Dr. Görkem Özgen

Genel Cerrahi Uzmanı

+90 212 8070299

+90 539 6781842

Fulya Doktorlar Merkezi Fulya Mah. YeÅŸilçimen Sok. Polat Towerside No. 12/407 34394 ÅžiÅŸli-İstanbul/Türkiye

©2017 by Dr. Görkem Özgen. Proudly created with Wix.com

  • generic-social-link
bottom of page